Kızlarım, hoş geldiniz,
Bizim için bazen alışık olduğumuz rutinlerden, daha doğrusu "konfor alanı" olarak adlandırdığımız o anne evi, aile evi ve alışkanlıklardan uzaklaşmak her zaman çok zor gelir. Ama günün birinde ister aile evinde olun, ister kendi evinizde, ister kendi hayatınızda… Kendinize ait bir düzenin olması size hem güven hem de mutluluk verebilir.
Sabah uyandığınızda annemizin kahvaltı hazırlamasını beklerken içtiğiniz o kahve ne kadar huzur verirse versin; günün birinde kendiniz için o mutfağa girip kahvaltıyı siz hazırladığınızda, aslında ne kadar iyi geldiğini ve annelerin neden mutfaktan çıkmadığını anlayacaksınız.
Ben de sizler gibi gözünü kahveyle açanlardan biriyim.
Aslında bunu çok değiştirmek istiyorum. Ben de limonlu sularla, sağlıklı bowl kahvaltılarıyla uyanıp güneşi selamlamak istiyorum. Ama bu şu an için sadece bir hayal... Belki bir gün gerçekten gerçekleştirebilirim.
Ama şu an kendim için hazırladığım ve sizinle paylaşmak istediğim bir rutinim var. Kısaca bundan bahsetmek istiyorum.
Sabah kalktığım zaman gerçekten çok huysuz olabiliyorum. Hele ki kaliteli bir uyku geçiremediysem…
Ki benim için uyku gerçekten çok zor. Ne uyuyabiliyorum ne de uyanabiliyorum…
Bunun için uykumu getirebilecek gıdalar tercih etmeye ya da gece saatlerinde kafein içeren ürünlerden uzak durmaya çalışıyorum. Ne kadar başarabilirsem tabii :)
Uyandıktan sonra bir bardak su içiyorum. Eğer çok acelem yoksa içine taze limon sıkıyorum.
Daha sonra balkona çıkıyorum. Malum havalar çok güzel, evde kapalı kalmaktansa bu aralar balkonda vakit geçirmek hoşuma gitmeye başladı.
Sonra kendime kahvaltı hazırlıyorum. Eskiden olsa “Dışarıda kahvaltı ederim” deyip hazırlanıp çıkardım. Ama artık evde kahvaltı hazırlamak, kendi evimde bir şeyler yapıyor olmak bana iyi geliyor.
Resmen yerli bir terapi gibi…
Ardından hazırlanıp okula gidiyorum. Okulda arkadaşlarımla ilk kahvemi içiyorum.
Eskiden günde 4-5 kahve içerdim. Hele ki kendimi şımartmak istiyorsam genelde sütlü içerdim. Ama şimdi sütsüz filtre kahve yeni favorim.
Hem kahve ihtiyacımı karşılıyor hem de tadı bana daha güzel geliyor. Üstelik süt, maalesef cildime hiç iyi gelmiyor.
Sonrasında arkadaşlarımla sohbet ediyorum, biraz da gerçekten dedikodu yapıyoruz ama "gerçekten biraz" :)
Dersten önce mutlaka su alıyorum. Çünkü eski su içme alışkanlığımı geri kazanmaya çalışıyorum.
Bu aralar sadece aklıma geldikçe su içiyordum ama artık bu durumun farkındalığıyla bilinçli şekilde su içmeye başladım.
Acıktığım zaman çantamda mutlaka çubuk kraker bulunduruyorum. Şımartmak istediğim zamanlarda ise kantinden kendime çikolata alıyorum.
Akşam eve döndüğümde, kızartmadan uzak durduğum bu dönemde, daha çok ızgaraya yöneldim.
Kendime proteinli ve bol yeşillikli bir akşam yemeği hazırlıyorum.
Ne kadar sağlıklı besleniyor gibi gözüksem de… Kendimi zorlamadığım bu dönemde birçok akşamımı annemin yaptığı kek ve taze demlenmiş çayla kapatıyorum :)
Daha sonra ödevlerimi yapıyorum, biraz TikTok izleyip günü kapatıyorum.
Eskiden koşturmadan kendime ayırmadığım her dakika için çok üzülüyorum.
"Dışarıda yaparım" deyip etmediğim kahvaltılar, sadece yatıp boş boş sosyal medyada geçirdiğim dakikalar ve mutluluğum için yapmadığım her aktivite için kendimden özür diliyorum.
Ama şimdi kendime bir söz veriyorum: Kendime ne iyi geliyorsa, bu süreçte onu keşfedecek ve yapacağım. Eğer bu yazıyı okuyorsanız ve size biraz olsun ilham verebiliyorsam… Söylediklerimin hiçbiri zor değil. Hepsini kendi hayatınıza uyarlayarak yapabilirsiniz.
Ben size güveniyorum.